Anasayfa   |   EGE  |   AKDENİZ  |   MARMARA |   DOĞU ANADOLU  |  İÇ ANADOLU   |   KARADENİZ  


Kızıl Avlu

Antik kentin aşağı kesimi büyük oranda Bergama kasabası ile kaplanmıştır. Kasabanın içinde antik çağa ilişkin en etkileyici kalıntı Kızıl Avlu denen yapıdır. Gerek tasarımı, gerekse dev boyutları ile hayranlık uyandıran anıt, Roma ihtişamını çok iyi yansıtmaktadır. Kompleksin merkezini büyük bir salon ya da tapınak oluşturur. Esasında üç katlı olan bu yapı günümüze aşağı yukarı tüm yüksekliğiyle erişmiştir. Tapınağın iki yanında, kendisi gibi iyi korunagelmiş iki yuvarlak kule yükselmektedir. Her iki kulenin de önünde sütunlu galeriler ile çevrili birer avlu vardır. Sütunlu galerilerden pek az iz kalmasına karşın, iki avlunun da ortasında ince, uzun bir havuz saptanmıştır. Sıcak ve soğuk su künklerinin beslediği bu havuzlar dinsel yıkanma işlemine yöneliktir. Tapınak ve avlulu kulelerin önünde, uzunluğıı 182.9 m.’yi bulan ve bugün büyük kesimi Bergama kasabasının altında kalan uçsuz bucaksız ana avlu uzanır. Giriş kapısını içeren dış duvar ise ana caddedeki evlerin arasında şimdi de görülebilmektedir. Bir başka ilgi çekici özellik, büyük avlunun Selinus Irmağı üzerine inşa edilmiş olmasıdır. Avlunun altında, onu bir baştan öbürüne eğik bir çizgiyle kat eden ırmak, hâlâ aynı işlevi sürdüren tonozlu iki kanalın içine alınmıştır.

Dev boyutlu yapının Mısır tanrılarına, öncelikle Sarapis'e (Mısır'da Osiris) adanmış bir kutsal alan olduğu kesindir. Yapının üçlü formu, Sarapis'in yanı sıra başka tanrıların, büyük olasılıkla İsis ve Harpokrates'in, tapım gördüğünü belirtir. Yapısal öğelerin her biri, kült ile ilgili farklı törenlerin uygulanmasına izin verecek biçimde tasarlanmıştır. Büyük ön avlu tören geçitleri için bir sahne oluştururken, tapınağın kendisi ikiye bölünmüş, yalnızca rahiplerin ve külte kabul edilenlerin ayak basabildiklerí içerideki bir kutsal yer ile tapımda bulunan kalabalığın toplandığı dışarıdaki bir alanı içermiştir. İki yandaki kule benzeri elemanların altyapısında saptanan büyük odaların, kült içinde önemli bir rol oynadıkları kuşkusuzdur. Bilindiği gibi, Sarapis'in yeraltı ile güçlü bağları ve Yunan yeraltı tanrısı Hades ya da Plouton ile ortak noktaları vardır. Küçük avlulardaki havuzlar ise İsis ve Sarapis tapımında suyun taşıdığı dinsel anlam ile ilişkilidir. İsis ve Sarapis kültünde su, yıllık taşkınlarıyla Mısır'a bolluk ve bereket getiren kutsal Nil Nehri'ni simgelemiştir. Yapı olasılıkla İ.S. 2. yüzyıla tarihlenir. Sonraları orta avluda bir kilise inşa edilmiştir. Mevcut yükseltilmiş taban bu yapıya aittir.


                               arkeolog@postaci.com                                  design @rzawa