Anasayfa   |   EGE  |   AKDENİZ  |   MARMARA |   DOĞU ANADOLU  |  İÇ ANADOLU   |   KARADENİZ


GÖKÇEADA

Bugünkü yerleşim antik Panagia kenti kalıntıları üzerine kurulmuştu. Bu döneme ait fazla bir bilgi yok. ( Zeytinliköy’de höyük kazı çalışmaları sürmektedir. İlk buluntular M.Ö. 3000 yıllarına tarihlenmektedir. Ada İÖ. 5 yy’da Atina egemenliğine girmiş. Osmanlı topraklarına katılışı 1455. 1912’de Yunanistan tarafından işgal edildi. 1. Dünya Savaşında da İngilizlerce üs olarak kullanılmıştı. İngilizlerce üs olarak kullanıldı. 1923’de Lozan’la yeniden Türki
Adada yaşam her zaman farklıdır. Yerlileri için de gezmeye gelenler için de öyle. Acelesi olmayan, dingin bir zaman hüküm sürer. Zaman sanki büyük kentlerden farklı ilerler burada.ye topraklarına katıldı. Atina, Ceneviz, Venedik ve Bizans dönemlerini ve egemenliklerini yaşadı. Bu dönemlere ait kalıntılar bulunmuştur. En önemlisi Kaleköy yakınlarındaki İmbros’tur. Kale harap durumdadır ve ancak duvar kalıntıları görülebilmektedir.
289.5 kilometrekara yüzülçümlü olan adanın kıyı şeridi 13 km’dir. Kabatepe limanına uzaklığı 14 mildir. Nüfusu da 13 Bini bulmaktadır.
Balıkçılık, zeytincilik ve kısmen de hayvancılıkla geçinen ada eskiden en iyi şarapların üretildiği üzüm bağları ile tanınırdı. Şimdi de şarap üretiliyor, ama eski ünü azaldı. Temmuz’un 26’sında bağbozumu şenlikleri düzenleniyor. Gene de adaya gidenler adanın balıkçı meyhanelerinde yerli şaraplardan içme, isterlerse dönerken de satın alma şansına sahipler.
Adanın çevresinde istediğiniz her yerden denize girebilirsiniz. Tanınmış plajları Aydıncık (Kefaloz), Kaleköy, Pürgos ve İspilya’dır. Sakin koyları ve temiz denizi çekicidir. Gezilebilecek yerler arasında ise baraj çevresi, Tuz gölü, Tepeköy, Çınaraltı bulunmaktadır. Yedi köyü bulunan adada büyük bölümü boşalmış eski köy merkezleri olan Kaleköy, Eskibademliköy, Zeytinliköy, Tepeköy veDereköy’de sivil mimari örnekleri kilise ve manastırlar, Kale (Kaleköy’de) görülmeye değer.
Otel, pansiyon ve lokanta gibi tesisler ihtiyacı karşılamaya yeterlidir.
Eski bir Rum yerleşimi olan adada 1950’li yıllarda başlayan göç yüzünden Rum nüfus epeyce azaldı. Ama Yunanistan’a veya İstanbul’a giden Rumlar hiç unutmaz ve her fırsatta baba ocağı adayı görmeye gelirler. Bunlardan biri İstanbul’un ünlü Nev-i Zade Sokağı’ndaki İmroz lokantasının elli yıllık mey ustası Yorgo’dur. Sıcak bir dostluk kurabilirseniz Ada’nın yaşlılarından 6-7 Eylül olaylarından önce Türklerle Rumların iyi komşuluk öykülerini anlatanlara rastlarsınız.

                               arkeolog@postaci.com                                  design @rzawa