İassus
Iassus'a arabayla, İzmir'e giden anayoldan sapılır ve Karakuyu köyünün
içinden geçilerek varılır. Diğer bir yol da, öğlen, sakin Güllük limanında
yenilen balıklardan sonra, ucuz bir tekne kiralanarak, yarım saatlik bir
yolculukla Güllük Körfezi karşısındaki Iassus harabelerine ulaşmaktır.
Tarihçiler, Argos'lu Peleponezliler'I, M.Ö.9. yüzyılda I assus'u
buldukları için, şanslı görürler. Buraya daha sonra İonyalılar yerleşmişler,
sonra da şehir Delya Konfederasyonu üyesi olmuştur. Ispartalılar
Iassus'luları kovdular, sonra da şehri Perslere (eski İran) verdiler. Kral
Mozolus hükümdarlığı sırasında burayı denetimi altına aldı ve şehir tuzlu
balık endüstrisiyle zenginleşti.
Iassus'un ne kadar büyük olduğunu bilemiyoruz, çünkü Kıyıkışlacık köyü şu
anda onun bir kısmının üstünde kuruludur. Ancak vergi kayıtlarının
gösterdiğine göre, bir çok yüzyıl önemli ve zengin bir şehir olmuş.
Bilinmeyen nedenlerle düşüş göstermiş ve Roma İmparatorluğu zamanında da
sınır gümrük istasyonu olarak işlevini sürdürmüş.
İtalyan gruplar Iassus'ta geniş çapta kazılar yaparak, tarihinin pek çok
yönünü ortaya çıkardılar. Bu hoş ağaçlık mekânın en göze çarpıcı yanı, Kral
Mozolus'un yaptırdığı düşünülen, şehrin bir kısmının etrafındaki, iki
kilometre uzunluğundaki duvardır. İyi korunmuş bir mozole yeniden 960 cm.
yüksekliğinde inşa edilmiştir ve bugün çevredeki buluntular burada
saklanmaktadır. Bunlardan başka yer altından çıkarılanlar; bir tiyatro, bir
Bizans kalesi ve duvarları boyalı, yerleri mozaik bir Roma evidir. Tepenin
doruğundaki bir kalenin ise Rodos Şövalyelerinden kaldığı sanılmaktadır.
Bu ilginç yöreye yapılan bir turdan sonra, sakin ve garip bir köy olan
Kıyıkışlacık'ta öğleden sonra denize girmek veya tenhada güneş banyosu
yapmak ve belki de deniz kenarındaki restoranlardan birinde bir akşam yemeği
yemek mükemmel olur.
|