Aizanoi
Antik Kenti
Kütahya şehir merkezine 57 km. uzaklıkta Çavdarhisar İlçesi'ndedir. En
parlak dönemini ikinci ve üçüncü yüzyılda yaşayan kent, Bizans Döneminde
piskoposluk merkezi olmuştur. Kentte Zeus adına inşa edilen Anadolu'nun en
iyi korunmuş tapınağı yer alır. Ayrıca büyük bir tiyatro ile buna bitişik
stadyum, biri mozaikli olmak üzere iki hamam ve gymnasium, Kocaçay üzerinde
iki adedi halen kullanılır durumda olan beş köprü ile antik baraj, borsa
binası, sütunlu caddeler, nekropol alanları ve Meter Steune'nin kutsal
mağarası bulunmaktadır. Kentte halen Alman Enstitüsü adına yapılan
arkeolojik kazılar devam etmektedir.
Aizanoi
Tarihi Araştırma ve Anıtlar (Klaus Rheidt)
Penkalas (Kocaçay) Irmağı'nın yukarı kesiminde, Tanrıça Meter Steunene'nin
kutsal mağarası civarında yaşayan Frigya'lar öncülü olarak antik kaynaklarda
adı geçen Azan adlı mitoloji kahramanın, Su Perisi Erato ile efsanevi Kral
Arkas'ın birleşmesinden ortaya çıktığı sanılmaktadır. İşte bu mitoloji
kahramanından Aizanoi şehrinin adı kaynaklanmış olabilir. Aizanoi, antik
Frigya'ya bağlı olarak yaşayan Aizanitis'lerin ana yerleşmeleriydi.
Kentin yüksek platosu üzerinde bulunan Zeus tapınağının çevresinde yapılan
yeni kazılarda, M.Ö. 3. bin yıllarından yerleşme tabakaları ortaya
çıkmıştır. Yakın zamanda ovanın bir çok yerinde saptanan yerleşme
tepeciklerinden biri de Anadolu'nun erken dönemlerinde bu ana kutsal alanın
yerindeydi. Hellenistik Dönemde bu bölge değişimli olarak Bergama'ya ve
Bithinya'ya bağlı iken M.Ö. 133'te Roma egemenliğine girmiştir. M.Ö. 2. 1.
yüzyıldan ilk sikkeler bilinmektedir. Roma İmparatorluk Döneminde, tahıl
ekimi, şarap ve yün üretimi sayesinde zenginleşmiş ve ünü bölge sınırlarını
aşmış olan Aizanoi'de kesin kentleşme bulgularına ancak 1. yüzyılın
sonlarına doğru rastlanmaktadır. Erken Bizans döneminde piskoposluk merkezi
iken, 7.yüzyıldan itibaren önemini yitirmiştir. Tapınak düzlüğü Ortaçağda
bir hisara dönüştürülmüştür. Selçuk Beyliği Döneminde Çavdar Tatarları boyu
tarafından üs olarak kullanılmıştır. (13.yüzyıl) Bu yüzden buraya
Çavdarhisar adı verilmiştir.
Aizanoi 1824 yılında Avrupalı gezginlerce yeniden keşfedilmiş ve 1830/40'lı
yıllarda incelenmiş ve tanımlanmıştır. 1926 yılında M. Schede ve D. Krecker
başkanlığında Alman Arkeoloji Enstitüsü'nün kazıları başlamıştır. Bu
çalışmalara 1970 yılında R. Naumann tarafından yeniden başlanmış olup halen
devam edilmektedir.
Şehir ve Köprüleri
Antik dönemde Penkalas denilen Kocaçay'ın her iki yakasında, Aizanoi'den
günümüze kalan yapı kalıntılarının büyük bir kısmı Roma İmparatorluk Dönemi
eserleridir. İlkbaharda bugün dahi kabaran sulardan korunmak için her iki
kıyıda iri kesme taşlardan yapılmış koruma duvarları bulunmaktaydı. Antik
dönemde iki yakayı birbirine bağlayan dört köprüden ikisi bugün bile geçişe
hizmet etmektedir. Üst taraftaki alçak ahşap köprü yaya geçidi amaçlı
kullanılmaktaydı. Onu takip eden beş kemerli taş köprü günümüze dek koruna
gelmiştir. Yıkılmış olan üç kemerli köprüyü ise günümüzde de bütün trafik
yükünü beş kemerli yapısıyla taşıyan şehrin ana köprüsü izler. Köprü
korkuluğunun bir kaidesi üzerindeki yazıttan, açılış merasiminin M.S. 157
yılının eylül ayında yapıldığı anlaşılmaktadır. Yazıt ve kabartmalı iki
korkuluk taşı bugün dördüncü köprünün önünde sergilenmektedir. Kabartmada,
köprüyü bağışlayan M. Apuleius Eurykles'in deniz yolculuğu gösterilmektedir.
Eurykles, İmparator Hadrian tarafından kurulan, Panhellenion denilen Hellen
Birliği'nde, M.S. 153 ve 157 yılları arasında Aizanoi'u Atina'da temsil
etmiştir ve M.S. 157 yılının sonbaharında Aizanoi'e geri dönmüştür. Köprüye
1990 yılında karayolları tarafından yeni korkuluklar konmuş ve yeniden
kaplanmıştır.
Zeus Tapınağı
Şehrin ana kutsal alanı olan Zeus tapınağının yapılabilmesi için ,
Anadolu'nun erken evrelerine ait tabakaların ortadan kaldırılmış olduğu, son
kazılarda ortaya çıkmıştır. Tapınak avlusunun seviyesinde, hemen altında
Erken Bronz Çağı II'ye (M.Ö. 2800-2500) tarihlendirilen keramik parçaları
ele geçmiştir. Ortadan kaldırılan tabakaların molozları tapınak alanının
tekrar dolgusu sırasında kullanılmış olmalıdır. Tapınağın yapımına M.S. 2.
yüzyılın 2. çeyreğinde başlanmıştır. Yapımı için gerekli harcamalar,
olasılıkla geniş tapınak arazilerinin icara verilmesiyle sağlanmıştır.
Toprağı kiralayanlar uzun yıllar para ödememekte direndiler. Ancak İmparator
Hadrian'ın kararıyla paralar ödenince tapınağın inşaasına başlanabildi.
İmparator ile kent arasında bu konuyla ilgili yazışmalar Aizanoi için o
kadar önemliydi ki, tapınağın ön galerisinin (pronaos) kuzey tarafında özel
olarak bu yazıta hazırlanmış olan yerinde bugün dahi bulunmaktadır. Aynı
duvarın dış tarafında da uzun yazıtlar vardır. Burada, köprünün yazıtından
bildiğimiz M. Apuleius Eurykles'ten söz edilmektedir. Yazıt, Eurykles'in
erdemlerinden ve kent için yaptığı işlerden övgü ile bahsetmektedir.
Tapınağın yazıtlarının ve kesme taşlarının üzerinde savaş sahnelerini,
atlıları ve atları gösteren çizimler vardır. Bu çizimler, 13. yüzyılda
tapınağın etrafındaki surlarda korunak arayan Çavdarlar'ın yaşamlarından
sahneler göstermektedir. Peristasiste kısa yanların her birinde 8, uzun
yanlarda 15'er İon sütunu yer alır. Sütunlarla iç mekanlar (pronaos, cella
ve opisthodomos) arasındaki uzaklık, sütunlar arasındakinden iki defa daha
geniştir; böylece burada pseudodipteros planlı bir tapınak uygulanmış
olmaktadır. 53 x 35 m. ölçülerindeki podyum üzerine yapılmış olan tapınak
ile tonozlarla örtülü büyük bir alt yapının birleşimi, Anadolu'daki Roma
mimarlık sanatında pek alışılmamış bir durumdur ve tam bir benzerine
rastlanmamıştır. Cella, opisthodomos ve pronaosu bütünüyle kaplayan alanın
altındaki alt yapının daha önceki araştırmalarda
Aizanoi'de Meter Steunene adıyla tapınılan Anadolu'nun Tanrıça Kybele'sinin
kült yeri olduğu düşünülmektedir. Tapınağın kuzeybatı alınlığında orta
akroterde bir kadın büstünün bulunması, tapınağın yalnız tanrıların babası
Zeus'a değil, aynı zamanda Tanrıça Kybele'ye de adanmış olduğunu gösterir.
Son araştırmalar ise tapınağın çift tanrıya, hem Zeus hem de Kybele'ye
adanmış olamayacağını ortaya koymuştur. Etki uyandıran alt yapı ise belki de
kehanet yeri veya tapınağın deposu işlevini görüyordu. Kadın büstü biçimli
akroter, tapınağın önünde, buluntu yerine yakın bir yere konmuştur.
Agora, Heroon ve Dor Sütunlu Avlu
Penkalas (bugünkü Kocaçay) Irmağı'nın batı yakasında Aizanoi yeni kent
merkezinde görkemli yapılara, Zeus tapınağı ile başlanmıştır. M.S. 2.
yüzyılın ortalarında küçük bir tapınak olarak kabul edilen bir heroon
bulunan ve etrafı galeriyle çevrelenmiş olan agora inşa edilmiştir. Güneyde
Dor sütunlu galeriyle çevrili alan, tapınağı çevreleyen galeriden daha önce
yapılmıştır. Bu görkemli yapıların çoğu bugün köy ev ve bahçelerinin altında
kalmış olup çok az bir kısmı günümüze kalmıştır. Tapınak düzlüğünün
güneydoğusundan geçen yolun hemen yanında, agoranın kalp biçimli
bir köşe
sütunu görülmektedir. Üzeri kısmen Ortaçağ surlarının yatay sütunları, bir
kısmı da diğer antik yapılardan devşirme olarak kullanılan mimari parçalar
tarafından örtülmüş olan Dor sütunlu avlunun kuzey köşesi 1997 yılında
kazıldı. Köy evleri ve bahçeleri arasında bulunan galerili Dor sütunlu
avlunun doğu köşesi ve avlunun gerisindeki mekanlar 1981 ve 1982 yıllarında
kısmen kazıldı. Mermer kaplı bir podyum üzerinde bulunan heroonun güneybatı
duvarında, kuzeybatıdan podyumlu tapınak yapısına doğru giden bir merdivenin
izleri kısmen görülebilmektedir. Bu yapının şehrin ileri gelenlerinden
birinin anıt mezarı olduğu sanılmaktadır.
|