ABANT
Abant her mevsim güzeldir. Ama en çok her yanın karla kaplandığı, gölün buz
tuttuğu kış aylarında.
Abant, çevresi çam, köknar ve kayın ormanlarıyla çevrili küçük bir göl.
Kışın hemen hemen dört ayı her taraf karla örtülüyor ve gölün yüzeyi buzla
kaplanıyor. Buz çok sağlam gibi görünse de üzerinde yürümeyi hiç bir şekilde
denemeyin. Abant hafta sonu oldukça kalabalıklaşıyor. Özellikle de kış
aylarında. Göl çevresindeki tesislerde kalanların kalabalığına, bir de
günübirlik gelenler ekleniyor. Abant’ta günü geçirmenin en keyifli yolu göl
çevresinde dolaşmaktır. Tamamını olmasa da bir bölümünü yürüyerek dolaşın.
Temiz dağ havasını doldurun ciğerlerinize, dinçleştiğinizi hissedeceksiniz.
Dilerseniz faytonla ya da atla da
dolaşabilirsiniz.
Yol buzluysa kızak da kullanılıyor.
Göl turunun en keyifli yanlarından biri, yorulup karnınız acıktığında bir
şeyler yeyip içmek için iyi günübirlik tesislerin olmasıdır. Abant Köşkü de
bunlardan biri. Köşk gece konaklamak için de uygun ama en çok göl
manzarasına hakim terası tercih ediliyor. Tereyağında alabalık ya da
mangalda et tercih edilebilir. Soğuk kış gecelerinde sucuk ekmek ve sıcak
şarap partileri de yapılıyor.
Abant yalnız kış günlerinde değil, diğer mevsimlerde de güzeldir. İlkbaharla
birlikte gölün yüzeyi nilüferlerle dolar. Parlak yüzeye gölü çevreleyen
yemyeşil dağların görüntüleri düşer. Binbir çiçek, yabani bitki fışkırır her
yandan.
Gölde ücret karşılığı alabalık ve benekli mercan avlanabiliyor. Kara
avcılığı da mümkün olabiliyor.
Gölün çevresinde 3 otel var. Abant Palace 5 yıldızlı ve kapalı havuzu,
jimnastik salonu, saunası, oyun odaları
ve çocuk odalarıyla bir ailenin dolu dolu tatil yapabilmesi için her şeyi
barındırıyor bünyesinde.
Abant’da sadece haftasonu tatili değil, daha uzun süreli tatilleri de
düşünebilirsiniz.
Abant’dan yaklaşık yarım saat mesafedeki Mudurnu ile Bolu, Gölcük,
Yedigöller, Kartalkaya günübirlik gidilebilecek yerler arasındadır.
|