Yerebatan Sarayı (Sarnıcı)

Avrupa`da Paris veya Viyana kültür ve sanat çevreleri için ne anlam ifade ediyorsa; Ortadoğu, Balkanlar ve Türk dünyası için de İstanbul'un aynı konumu kazanması gerekmektedir.Bu, gerçekleşmesi pek güç olamayan bir hedefdir . Biz bu hedefi kültür, sanat ve turizm alanındaki faaliyetlerimizin önüne ufuk olarak koyduk. Bizim kültür, turizm ve tarihi mirasa saygı ve koruma alandaki politikamızı en iyi yansıtan merkezlerin başında Yerebatan Sarnıcı geliyor.

Yerebatan Sarnıcı Ayasofya`nın güneybatısında yer alır. (Sultan Ahmet Meydanında)Sarnıç yerel halk tarafından Yerebatan Sarayı adı ile anılmaktadır, bunun sebebi suyun içinden tavana kadar uzanan kolonların yapıta saray görüntüsü vermesidir. IV. Yüzyılda Bizans İmparatoru I. Constantinus tarafından yaptırılmıştır.Bu yapıt 527-567 yılları arasında hüküm süren İmparator Justinianus tarafından onarılıp genişletilmiştir. 4. yüzyıllarda sarnıcın şu an bulunduğu yerde ticari bilimsel ve sanatsal faliyetlerin yapıldığı büyük bir bazilika olduğu sanılmaktadır.Geçirdiği iki büyük yangından sonra harabeye dönen bu mekan 542 yılında 7000 kölenin uzun süren çabalarıyla İmparator Justinianus tarafından tekrar inşa ettirilmiştir.Suları, Cebeciköy Kemeri'yle Belgrad Ormanları'ndan getirilmiştir.

Sarnıç 140 m uzunluğunda, 70 m genişliğindedir.Sarnıcın içinde her birisi birbirinden 4.8 m uzaklığında 9 m yüksekliğinde 336 kolon bulunmaktadır. Bütün kolonlar farklı farklı türlerdeki mermer ve granit taşlarından oluşmuştur.

1968 yılında kolon ve çatlakların onarımından sonra 1985 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilerek, 9 Eylül 1987 tarihinde tekrar açılmıştır.

Yüzyıllardır bir çok amaç için kullanılmış olan bu muhteşem yapıt, Bizans ve Osmanlı İmparatorluğu'ndan bize kalan yegane miraslardan birisidir. Amacımız, onu mümkün olan en iyi şekilde korumak, tanıtmak ve sonraki nesillere emanet etmektir.

Tarihi eserlere olan saygımızı onları koruyarak, geliştirerek ve tanıtarak göstermeyi bir borç olarak kabul ediyoruz.